Genel

Önleyici tıp girişimi Vivoo’nun yönetici kadrosunun yüzde 60’ı kadınlardan oluşuyor

Vivoo, sağlık teknolojileri alanında insanların kendi sağlıklarını daha iyi anlamalarını ve yönetmelerini sağlayacak yenilikçi bir ürün geliştirme amacıyla CEO Miray Tayfun ve COO Gözde Büyükacaroğlu tarafından 2014’te kuruldu.

İki kadın kurucu 2014’te İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezi’nde yerinde ve anında sağlık teknolojileri üzerine çalışmalar yapıyordu. İlk olarak farklı bir ürünle yola çıktılar; ekip kurmayı, ürün geliştirmeyi öğrendikten sonra iki genç girişimci olarak insan hayatına dokunmak istediler ve Vivoo bu yolculuğun bir ürünü olarak ortaya çıktı. 

Kuruculardan Miray Tayfun bu süreçten sonrasını şöyle anlatıyor: “Vivoo, kişilerin kendi vücutlarını tanıyabilecekleri, su tüketimi, kalsiyum, magnezyum, idrar pHi, sodyum, C vitamini gibi değerlerinin sonuçlarını evlerinden öğrenebilecekleri ve bunlarla birlikte nasıl daha iyiye götürebilecekleri konusunda içgörüler alabilecekleri bir platform. Kullanıcılarımız sağladığımız testlerin üzerine idrarlarını yapıyor ve daha sonrasında bizim uygulamamız üzerinden idrar testini tarıyorlar ( fotografını çekmek gibi); ve saniyeler içerisinde sonuçlarını görerek neler yapabileceklerini öğreniyorlar. Amacımız, kullanıcılarımızın kendi bedenlerini anlamaları ve yaşam tarzlarına uygun sağlıklı değişiklikler yapmaları için rehberlik etmek. “

Vivoo COO’su Gözde Büyükacaroğlu

Kuruculardan, Vivoo COO’su Gözde Büyükacaroğlu ise şöyle konuşuyor: “Başlangıçta, 2017 yılında fikir aşamasında olan Vivoo, 2018’in başlarında ilk yatırımını alarak Amerika’da kuruldu. 

Kurucu ortaklar olarak, çeşitlilik ve özellikle kadın liderliğine büyük önem veriyoruz. Vivoo, yönetici kadrosunun yüzde 60’ını kadınların oluşturduğu, çoğunluğu kadınlardan oluşan bir ekip tarafından idare edilen bir organizasyon. Bu yapı, ürün geliştirme ve iş stratejilerimizde de kendini gösteren bir çeşitlilik ve kapsayıcılık anlayışını yansıtıyor.

B Serisi yatırım turunda Tim Draper, Once Ventures gibi global isimler ve kurumlar yer alırken, Türkiye’den İTÜ ARI Teknokent ve 500 Startups da tura katıldı. İTÜ ARI Teknokent ve 500 Startups ilk yatırımcılarımızdan…” 

Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close