Genel

Duygularınızı okuyor

Sinir ağlarının geleneksel bilgisayar programlama teknikleriyle veriler arasında bir dizin oluşturarak ortaya sonuçlar çıkarması, yeni değil. Ancak bu tekniklerin insanların yüz, davranış ve konuşma şekillerini doğru anlamlandırarak yorumlaması, bir makine öğrenmesi yöntemi olan sinir ağlarının geldiği noktayı güzel bir şekilde ortaya koyuyor.
Yapay zeka uzmanları, algoritmaları insanların duygularını anlamak üzere eğiterek, bu duygu analizini bazen bir cinayetin önüne geçmek, bazen alışveriş eğilimlerini tespit etmek bazense bir kişinin depresyonda olup olmadığını anlamak için kullanıyor. 
Son olarak Çin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi tarafından yayımlanan bir makalede, insanların konuşma şekillerine ve yüz kaslarını duygu hallerini göstermek için nasıl kullandıklarına bakarak şu kanıya varılmış: “Otomatik duygu tanıma duygunun tam olarak içeriği ve birden fazla ifade etme biçimi bakımından zor bir görev. Ancak insanlardaki bu bilişsel süreçten esinlenen otomatik duygu tanımadaki görsel ve işitsel bilgiler, doğal olarak anında kullanılarak, bu nöral ağdaki hat tamamlanabilir.”

DEPRESYONU TESPİT EDİYOR

Bu makaleyle paralel olarak gerçekleştirilen bir duygu analizini testindeyse, AFEW8.0 veri tabanından yararlanılarak 653 görsel ve görsellerin işitsel kayıt incelenmiş. Algoritmalar mutlu, bıkkın, korkmuş, sinirli, üzgün ve şaşırmış duygularını yaklaşık yüzde 62,48 başarı oranıyla doğru tahmin etmiş. Daha karakteristik ifadeleri olan sinirli, mutlu ve nötr duygularını tespit etmekte daha başarılı olmuş. Bıkkın ve şaşkın gibi daha ince farkı olan ifadeleri tespit etmekteyse zorlanmış.

Geçen yıl MIT’den (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) üç araştırmacı Tuka Alhanai, Mohammad Ghassemi ve James Glass, insanlarla gerçekleştirilen klinik görüşmelerde depresyonu tespit edebilen bir sinir ağ yöntemi geliştirerek sesli ve yazılı cevaplarda depresyonun izlerini sürmüştü. Uzmanlar, bir insan tarafından kontrol edilen sanal asistanlar tarafından sorulan soruları 142 kişiye yöneltmiş, cevapların bazıları sesli bazılarıysa yazılı olarak alınmıştı. Sanal asistan daha önce sorular hakkında bilgilendirilmemiş, kişilerse soruları istedikleri gibi cevaplamakta özgür kılınmıştı. Sonuç olarak yapay zeka kişilerin kullandıkları dildeki gizli ipuçlarını okuyarak depresyonda olup olmadıklarını öngörmeye çalışmıştı. Araştırma sonucuna göre, yapay zeka yazılı 7, sesliyse 30 cevaptan sonra kişinin depresyonda olup olmadığı kanısına varmış, bu çıkarımların doğruluk payı ise yüzde 77 oranında açıklanmıştı.



Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close