Genel

Zaman ve mekan bağımsız, kişiselleştirilmiş eğitim

Yapılan araştırmalar, çoğu insanın sınıf ortamına bağlı kalmadan online platformlarda bilgi ve becerilerini geliştirmeyi tercih ettiğini gösterirken, dünyadaki eğitimcilerin neredeyse yüzde 75’inin 2026 yılının sonunda ders kitaplarının yerini tamamen dijital trendlerin alacağına inandığı aktarılıyor.

Uluslararası eğitim platformu Laba’nın Türkiye Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, özellikle simülatörlerin ve yapay zeka tabanlı öğrenme çözümlerinin rolüne vurgu yaparak, diğer yandan doğru teknolojik süreçleri seçmenin eğitimciler için büyük bir zorluk olabileceğine dikkat çekiyor. Tuzlakoğlu’na göre, bu süreçte hedef kitlenin önceliklerine göre hareket edilmesi son derece önem arz ediyor.

Teknoloji eğitiminin 4 ana konuda ilerlediğini belirten Tuzlakoğlu, bunları şöyle sıralıyor: 

Laba Türkiye Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu

? Bireyler zaman ve yerle ilgili kısıtlamalardan bağımsız olarak öğrenmek için daha fazla fırsat elde edecek. 

? Gelecekte bireyler, kendi öğrenme yeteneklerine kolayca uyum sağlayabilen modern çalışma araçlarıyla öğrenebilecek. Yani kişiselleştirilmiş eğitimler artacak. 

? Modern eğitim uygulamaları sadece kişiselleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunmakla kalmayacak, bunun yerine öğrenme sürecini bireysel ihtiyaçlara göre değiştirmeyi kolaylaştıracak. Online eğitimler bunun için en güzel örneklerden bir tanesi.

? Özellikle çalışanların, proje tabanlı öğrenmeye dahil olması teknoloji çağında önem arz ediyor. Bu nedenle kariyerlerinde daha başarılı olmalarına yardımcı olabilecek bir yaklaşım, zaman yönetimi ve organizasyon becerileri kazanmalarına yardımcı olacak. 

Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close