Genel

Gelecek: Yaratıcılık ve beceriler üzerine kurulu bir eğitim

ABD’deki eğitim inovasyonu şirketi Minerva Project’in Başkanı Geoff Watson, geleceğin eğitim sistemini anlatırken, gerçek eğitimin becerilerden oluştuğunu ve mevcut eğitimin bu ihtiyacı karşılamadığı söylüyor

Minerva Project’in Başkanı Geoff Watson, ABD Dışişleri Bakanlığı Eğitim ve Kültür Departmanı’nın ilgili alanlardaki uzman konuşmacıları büyükelçilik ve konsolosluklar aracılığıyla yurtdışındaki kitlelerle buluşturan “Konuşmacı Programı” kapsamında (Speaker Program) 2 Mart’ta İstanbul’da düzenlenen Eğitim Teknolojileri Zirvesi’ne geldi. Ben de Watson ile özel bir röportaj yapma şansı elde ettim.

Minerva Project aynı isimle bir üniversite kurarak bu vizyoner işe 10 yıl önce soyunmuş. Dünyanın her yerinde eğitim sistemlerde var olan çoğu ortak eğitim sorunlarını inovasyonla çözmeyi amaçlıyorlar. İşin merkezinde teknoloji, felsefe, insanı kapasitesini ve yaratıcılığı çok daha fazla açığa çıkaran yepyeni bir sistem var. İşin ABC’si insanların farklı düşünmeye çalışmasını sağlamak.

Yeni öğrenme sisteminde insanlara kendilerini yaratıcı kılmaları için belirli aktiviteler eşliğinde akıcı ve esnek bir alan oluşturulmuş. Geoff Watson bu ezber bozan küresel eğitimin, sürekliliği olan “beceriler” üzerine kurulacağını; eğitimin 4 aşamalı bir temel süreçte “farklı düşünmeyi” öğrenerek başlayacağını söylüyor. Watson şöyle diyor: “İnsan için temel beceriler eleştirel düşünme, işbirliği ve iletişim.  Ancak mevcut eğitim sistemi bu en önemli insani becerilerden yoksun.  Şirketler de aynı fikirde. K-12’ler, üniversiteler öğrenmenin bilimsel tarafını karşılamıyor. Hala da ders verme ve çoğunlukla sınav üzerinden öğrenme sürecini gerçekleştiriyorlar. Biz Minerva Üniversitesi’ni 10 yıl önce kurduğumuzda bu farklı eğitim insanlara bilim-kurgu gibi geliyordu ama şimdi herkesin hemfikir olduğu sistem haline geldi. Becerilerin önemli olduğuna çok iyi bir örnek, Google’ın birkaç yıl önce başladığı ağ geçidi mühendisliği sertifikası. Yüz binlerce kişi bu programa başvurdu. Eğer bu programı tamamlarsan Google’da işe başvurabilirisin. Bunun için üniversite eğitimine gerek yok.“

Minerva Project’in inovatif eğitim sisteminde, hangi alanda ve ne tür beceriler kazanmak isterseniz isteyin, yeni öğrenme sürecine adapte olmak için bu 4 aşamayı tamamlamanız gerekiyor.

Peki aşamalar neler? Geoff Watson, hazırladıkları sistemin “senkronize aktif öğrenme”, ikinci olarak sürdürülebilir beceriler kazanma sınıflarından oluşacağını belirterek şöyle konuşuyor: “İlk yıl sadece 4 kursun olacağı bir müfredat olacak. Yeni bişeyi köklü olarak değiştirmek için önce unutmak gerek. Sonrasında öğretme ve öğrenme yöntemlerinin değişmesi, çoklu modalitede iletişim kurabilmeyi sağlamak ve deneyimlerinden nasıl sonuçlar çıkacağını analiz edebilme becerisine sahip olmayı benimsiyoruz. Bu öğrenciler sınıf eğitimini online, fiziksel olmayan sanal bir ortamda alıyor. Londra, Tokyo, Berlin, San Francisco dünyanın neresine giderlerse gitsinler, yaşadıkları bu eğitimi uygulayabilirler” diyor.

Bu eğitimin gerçekleşmesi için kendileri ve farklı kuruluşlarla çeşitli teknolojileri geliştirdiklerini ifade eden Watson, tüm dünyada üretken yapay zeka araçlarını öncelikle öğretmenlerin derslerinde yeni planların kullandığını, ardından öğrencilerin de Co-Pilot gibi araçlardan yardım aldıkları ekliyor. Teknolojinin sürekli gelişeceğini, bugün üretken yapay zeka yerine, sanal ve artırılmış gerçeklik gibi başka teknolojilerin kullanımına dönüşeceğini hatırlatan Watson, “Ama nihayetinde eğitim sisteminde hangi teknolojik araçların kullanılacağına bir yetkilinin karar vermesi gerekecek. Yerel bir yetkili, ulusal bir yetkili…”

Geoff Watson, Türkiye’de olduğu gibi başka ülkelerde de ABD Dışişleri Bakanlığı Konuşmacı Programı kapsamında Minerva Project’i anlatıyor. Mevcut eğitim sisteminin pek çok işlemediği, hatta eşit olanaklar sunmadığının farkındayız. Başka bir anlayışla, teknolojinin de yönlendirmesiyle biraz da yola değişerek devam edecek yepyeni bir eğitim sistemi ve sadece çocukların değil herkesin sürekli öğreneceği yeni bir yaşama geçiş yapacağız gibi görünüyor.

Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close