Genel

ABD uçak yolcularını izliyor

Yapay zekanın etik standartlara kavuşması gerektiği tüm biliminsanlarının ortak görüşü. Farklı ırklardan vatandaşları bulunan ABD’de, başta makine öğrenmesi yöntemini kullanarak bazı güvenlik, hukuki ve bürokratik işlemlerin yerine getirilmesi, ülkede sıkça bu etik tartışmalarının yaşanmasına neden oluyor.
Geliştirilen algoritmalar, ırkçılığı daha da körüklediği eleştirilerinin merkezinde yer alıyor. Amazon’un en az yüzde 80 doğruluk payı verdiği yüz tanıma uygulaması Rekognition API, geçtiğimiz haftalarda 28 ABD senatörü suçlu olarak teşhis ederek büyük bir skandala imza atmıştı.
Teknolojinin bazı hukuksal kullanım alanlarındaki ırkçılık eleştirilerinin dozu giderek artarken, son olarak 11 Eylül saldırılarının ardından havayolu güvenliğini sağlamak için kurulan ABD Ulaşım Güvenliği İdaresi’nin (TSA) iç hatlarda uçan yolcuları bir program dahilinde izlediği ortaya çıktı. ABD’deki Boston Globe gazetesinin ortaya çıkardığı Quiet Skies (Sakin Gökyüzü) isimli programda, bir algoritma “suç kaydı bulunmayan” insanları izliyor. TSA, bunun ırkçı bir amaçla değil, pratik güvenlik nedenlerinden dolayı yapıldığı savunmasını yapıyor.

Rekognition API’ın yanlışlıkla suçlu olarak tanımladığı 28 ABD senatörü

‘AMAÇ TERÖRÜ ÖNLEMEK’

TSA olayın ABD medyasında yer bulmasının ardından bu algoritmayla ilgili, “Yasal, özel ve medeni hukuk kanunları ve özgürlükler çerçevesindeki değerlendirmelerin ardından 30 bin metrede oluşabilecek bir terör eyleminin engellenmesi amacı taşıyor” açıklamasını yaptı. Gazeteye göre 2010’dan bu yana uygulanan bu program, “bazen” aralarında ABD’lilerin de bulunduğu yolcuları, “terör veya şüpheli” veri tabanına almıyor. Ancak şimdiye kadar bu izleme sayesinde TSA’nın listesine giren 50’ye yakın kişi, durumdan haberdar edilmemiş.
ABD’deki medya kaynaklarına göre TSA, programın ırk ve din gibi farklılıklardan yola çıkarak veya sıradan ABD’lileri izlemek amacıyla yürürlüğe koyulmadığını belirterek, şimdiye kadar yolculukları sırasında izlenerek tutuklananlar arasında bir iş kadını, bir havayolu çalışanı ve bir güvenlik görevlisinin de bulunduğu notunu paylaşıyor. Peki TSA’nın kullandığı algoritma bir yolcuda nelere dikkat ederek yolcuların potansiyel suçlu olabileceği kanısına varıyor? Boston Globe bu davranışları şöyle açıklamış: kıpır kıpır yerinde duramama, aşırı terleme, soğuk ve donuk bakışlar, geniş açılmış gözler, yüze sıkça dokunma, uçakta uyuma süresi ve akıllı telefon kullanma.

Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close