Birkaç yıl öncesine kadar kamuda ve üniversitelerde bilim ve teknolojiye yapılan yatırım ve insan kaynağı teknoloji şirketlerine öncülük ediyordu. Ancak bu durumu tersine dönecek gibi görünüyor
Teknoloji şirketleri bilim, donanım ve maddi kaynak bakımından o kadar güçlendi ki, ABD’de daha fazla akademisyenin astronomik ücretlerle teknoloji şirketlerine geçmesi söz konusu. Malum, bilim ve teknoloji kime elindeyse güç onda…
Aslına bakarsanız teknoloji dünyası 20 yıldır üniversiteleri maddi olarak destekledi. Bazı üniversitelerde bağışçıların adına laboratuvarlar açıldı. Akademi ve teknoloji şirketleri hep işbirliğindeydi. Bilgi akademideydi. Teknoloji şirketleri büyümek için akademiden destek aldı.
O kadar büyüdüler ki Stanford Üniversitesi profesörü Fei Fei Li geçen yıl Beyaz Saray’da düzenlenen bir etkinlikte ABD Başkanı Joe Biden’a da şu gerçeği anlatmıştı: “Yapay zeka modellerini geliştirmek o kadar pahalı ki, bu araştırmacıların elini kolunu bağlıyor. Bağımsız araştırma yapmaları da mümkün değil.”
ABD’nin en zengin üniversiteleri ile yapay zekaya milyarlarca dolar yatırım yapan Meta, Google ve Microsoft arasındaki fark giderek açılıyor.
Stanford’un şöyle bir raporu var: “Meta’nın doğal dil işleyebilecek, 350 bin özel tasarım çipi var. Stanford’ın ise 68. 10 yıl öncesinden bilimsel buluşların çoğu üniversitelerden çıkarken şimdi durum değişti. 2022’de teknoloji şirketlerinden 32, üniversitelerden sadece 3 yeni makine öğrenmesi modeli çıktı.”
Li diyor ki; kamu yapay zekaya “fayda”, şirketler ise “kar” olarak baktığı sürece akademi dünyasını çok iyi şeyler beklemiyor.
Geçen aylarda OpenAI’ın 10 milyon dolarlık paketler önererek Google araştırmacılarını transfer etme girişimlerinde bulunduğu söyleniyordu.Diğer yandan akademi dünyasından çok fazla biliminsanının araştırma yapmak için imkan aradığı biliniyor. Yapay zeka dünyasında 10 yılda çok şey değişmişe benziyor.
