Genel

Bazı ülkeler ve dev şirketlerden büyük uluslararası uzlaşı: Risklerini öngöremiyorsan yapay zekanın fişi çek!

Dev teknoloji şirketlerinden biz insanoğlunun geleceği ve yapay zeka(mızın) gelişmesi için büyük büyük bir uluslararası karar: yapay zekanın riskleri garanti edilmezse “fişi çekilecek.” 

Amazon, Microsoft, OpenAI ve diğer dev teknoloji şirketleri, 28 Mayıs’ta bazı ülkelerin bakanlarının da katılımıyla düzenlenen Seul Yapay Zeka Güvenliği Zirvesi’nde yapay zeka güvenliği konusunda tarihi bir uluslararası anlaşmaya vararak yapay zeka modellerinin risklerinin sonucunu garanti edemedikleri durumda “yapay zekayı imha” seçeceğini uygulayacakları sözünü verdi.

Anlaşmaya göre; ABD, Çin, Kanada, Birleşik Krallık, Fransa, Güney Kore ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi çeşitli ülkelerden şirketler, en gelişmiş yapay zeka modellerinin güvenli gelişimini sağlamak için gönüllü taahhütlerde bulunacak.

Bu dev şirketler, kötü niyetli aktörlerin teknolojiyi kötüye kullanmasını önlemek gibi Frontier Model’lerinin (Sınır Modelleri… Kasım 2022’den sonra gündeme gelen mevcut makine öğrenmesi modellerinden daha kabiliyetli geniş ölçekli makine öğrenmesi modelleri. Geçen yıl dev teknoloji şirketleri Frontier Model Forum isminde bir uzlaşı toplantısı düzenlemişti.) zorluklarını nasıl ölçümleyeceklerine ilişkin güvenlik önlemlerini yayınlamayı da kabul etti.

Frontier Model derken = ChatGPT gibi Üretken Yapay Zeka Modelleri kastediliyor.

Bu çerçeveler, teknoloji firmalarının sınır yapay zeka sistemleriyle ilişkili riskleri tanımlayan ve “tolere edilemez” olarak kabul edilen “kırmızı çizgiler” içerecek. Bu riskler, otomatik siber saldırılar ve biyolojik silah tehdidi gibi durumları kapsamakla birlikte bunlarla sınırlı değil.

Şirketler, kendi ülkelerinin hükümetleriyle görüşüp başka güvenilir kaynaklara (?? 🤷‍♀️) da danıştıktan sonra 2025 yılının başlarında Fransa’da düzenlenmesi planlanan Yapay Zeka Eylem Zirvesi öncesinde tüm bu süreçleri tamamlamayı taahhüt etti.

Şimdi dostlar, bu işin BM çatısı altında olmayacağı belliydi. Zira arada BM’nin misyon olarak katılamayacağı bazı süreçler var.

İki…  Bu listede hangi devlerin isimleri ve hangilerinin yok. Neden??

Üç…  Çin’in yer alması büyük bir küresel uzlaşı fırsatı. Çin BM’de farklı, bu zirvede farklı davrandı (tabi ki:).

Dört… Bu durumda bu ülkeler, modellerinin ismi gibi yapay zekanın sınırlarını çizen “otoriteler mi olcak?”

Beş… Buna ülkeler ve şirketleri arası bir pakt diyelim mi?

Tüm bunlar sorular tabi… Ancak bunun uluslararası güvenlik başta olmak üzere, uluslararası yapay zeka ekosistemi için çok önemli bir gelişme olduğunu söylemek gerek.

Bu uzlaşı ne anlama geliyor? Artık korkmayalım mı? 

Bu uluslararası hukuk bakımından dev şirket ve ülkeleri bağlayıcı kılmayacak.

Ancak deepfake vs gibi yanlış bilgi saçan ve büyük riskleri olan uygulamaların önüne geçilebilecek mi mesela? 

En kısa zamanda??

Bakacağız… 

Son olarak; Turing testini artık unutmamız gerektiği söyleniyordu ama anlaşılan istendiğinde hatırlayabiliyoruz. 😬


Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close