Genel
Unlearn & Learn: Bildiklerinizi unutun. Eğitimde yapay zeka çağı başladı

Unlearn & Learn. Yani önce bildiklerini unut, sonra yeniden öğren. İşte “yapay zeka ve eğitim” ilişkisi tam olarak bu tanıma uyuyor. Yapay zekanın insan hayatına uyumlanmasında en zorlu görev “yeniden öğrenmesi gereken” eğitimcilere kalıyor.
Korkutmayım. Hayır. Asla. Sadece hem kamuda hem de özel okullarda, kurumlar ve eğitimcilerin çalışması gereken çok fazla “ders” var. Zira eğitim temelde teknolojiden bağımsız bir alanken, çok büyük ölçüde teknolojiyle bütünleşecek. Bu nedenle herkes dersine iyi çalışmalı ki, gelecek nesiller hem öğrenme kapasiteleri her de psikolojik olarak sağlam temellerde hayatlarını sürdürsünler.
“Dijital Uyanış: Yapay Zeka Çağında Eğitim” temasıyla 1 Mart 2025 tarihinde 12. Eğitim Teknolojileri Zirvesi (ETZ25) düzenlendi. Yapay zekayı her alanda izleyen biri olarak, bu yıl eğitime olan ilgi, eğitim dünyasının dönüşüme hazır olduğunun göstergesiydi.
Zirvede, eğitimde yapay zeka uygulamalarından etik ilkelere, küresel iş birliklerinden veri güvenliğine kadar geniş bir yelpazede konular masaya yatırıldı. Akademisyenler, eğitim liderleri, öğretmenler ve benim gibi teknoloji uzmanları dahil olmak üzere 2 binden fazla katılımcı, geleceğin eğitimini şekillendirecek fikirlerini ve deneyimlerini paylaştı.
Etkinlikte gerçekleştirilen 60’tan fazla sunum ve atölye çalışmasında yapay zeka, dijital pedagoji, kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimleri ve sürdürülebilir eğitim politikaları gibi konular ele alındı.
Zirvenin kurucusu Dr. Işıl Boy Ergül, açılışta yaptığı konuşmada, “Yapay zeka modası geçmeyecek; aksine hayatımızın omurgası olacak. Kurumların bilimsel temelli yapay zeka politikaları oluşturması şart. Öğretmenlerin yapay zekaya güveni en düşük seviyede. Bu nedenle, yapay zeka projeleri öğretmen ihtiyaçlarına göre tasarlanmalı ve ‘Yapay Zeka Liderleri’ ekipleri kurulmalı. Veri güvenliği ve etik ilkeler gözardı edilmemeli. UNESCO’ya göre, yapay zeka okuryazarlığı artık temel bir beceri. Küresel örnekler: Güney Kore’de veli tepkisiyle dijital ders kitapları ana kaynak olmak yerine yardımcı kitap olarak kullanılacak; Estonya OpenAI ile iş birliği yaparken, Çin DeepSeek ile yapay zeka eğitim platformu kuruyor. Bizler de beklemek yerine harekete geçmeli. Dünya sahnesine kendi inovasyonlarımızla çıkmalıyız” mesajını verdi.
Zirvede öne çıkan bazı temel görüşler şöyle: “Eğitimde bilişsel süreçlerin dönüşümü giderek daha önemli hale geliyor. Yapay zeka, bu süreçleri desteklerken, etik ilkeler ve bilinçli kullanım esas alınmalı. Teknolojinin eğitimde nasıl konumlandırılacağı, onu nasıl kullandığımıza bağlı olarak değişiklik gösteriyor. Yapay zeka, doğru ellerde bir öğrenme aracı olurken, kontrolsüz kullanıldığında risk taşıyan bir faktör haline gelebilir. Öğrencilerin merak duygusunu canlı tutmak, eğitimcilerin en kritik görevlerinden biri olarak öne çıkıyor. Bilgiye erişimin kolaylaştığı bir çağda, önemli olan bilginin nasıl üretildiği ve nasıl kullanıldığıdır. Eğitimin asıl hedefi yalnızca bilgi edinmek değil, öğrencilere üretkenlik ve eleştirel düşünme becerileri kazandırmak olmalıdır.”
Bu yıl “eğitimde yapay zeka ve dijital uyanışın geleceği” temasının tartışıldığı ETZ, gelecek yıl daha da kapsamlı bir içerikle düzenlenecek. ETZ26’nın teması şimdiden belli: “Yıkıcı Paradigmalar: Yapay Genel Zeka ve Kuantum.”

