Genel

Searover sualtı robotlarıyla endüstriyel çözümler sunuyor

İnsan tutkusu olan birşeyi işi haline getirmişse ondan mutlusu yok demektir. Üstelik o iş sadece insanlık değil, doğa yararınaysa… Kazım Çağlar Erat, tam olarak bu şanslı insanlar arasında yer alıyor. Henüz 28 yaşında olmasına karşın, üniversite arkadaşıyla birlikte kurduğu deniz dostu Searover girişimi sayesinde kendisine “sualtında bir dünya” kurmuş.

Searover’ı ve Erat’ın profesyonel dalgıçlıktan sualtı robotu üreticisine uzanan yolculuğunu, kendi ağzından dinleyelim: “İstanbul Teknik Üniversitesi Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği mezunuyum. Okul bittikten sonra ortağımla beraber start-up şirketimizi İzmir’de kurmaya karar verdik ve 3 yıldır İzmir’de işimizi yürütüyoruz. İzmirli olan ortağım Zeynep Balca Yılmaz da aynı şekilde İTÜ’den aynı bölümden mezun. Okulda birçok projeyi beraber yapmıştık. İnsansız araçlar üzerine de birçok çalışma gerçekleştirmiştik. Ben profesyonel dalgıcım ve birçok sanayi dalgıcıyla da çalışma fırsatı yakaladım. Bu şekilde sualtında yaşanan birçok problemi öğrenme ve bu problemlere tanıklık etme fırsatı yakaladık. Bu problemlere nasıl bir çözüm geliştirmemiz gerektiğini düşünüp araştırmalar yaptıktan sonra insansız bir sualtı aracı geliştirmeye karar verdik.”

TÜBİTAK 1512 desteğine başvurduktan ve şirket kurduktan 1 yıl sonra sualtı robotu Gözcü’yü geliştirdiklerini belirten Erat, “Daha sonra 1507 desteğiyle de batarya ve sensör kapasitesi daha yüksek olan GözcüPRO çalışmaları başladı. GözcüPRO çalışmaları sırasında ticari faaliyetlerimiz de başladık ve böylece ekibimiz büyüdü. Kısas sürede kendi atölyemizi kurduk. Ayrıca bir irtibat ofisi açtık. Yurtiçi ve yurtdışı fuarlarda tanıtım faaliyetleri gerçekleştirdik. Şu an 12 kişiden oluşan bir takımız. Herkesin ortak noktası ise sualtı meraklısı olmamız.”

Çoğumuz, bir sualtı robotunun neler yaptığını, hangi iş ve endüstriyel alanlarda görev yaptığını bilmiyor. Searover’ın kurucu ortağı Kazım Çağlar Erat, merak edilen bu konuları şöyle açıklıyor: “Biz yola, ‘Denizin Bir Parçası Olun’ sloganıyla çıktık. Sualtı teknolojileri çözümleri üretiyoruz. Amacımız sualtını erişilebilir kılabilmek. Sualtında yaşanan problemlere karşılık, sualtındaki görevleri başarıyla yerine getirmesi için sualtı robotumuz Gözcü’yü tasarlayıp ürettik. Gözcü, su altında gözlem yapan, numune toplayan, endüstriyel görevler gerçekleştiren uzaktan kontrollü, insansız sualtı aracıdır. Sualtında birçok farklı görev gerçekleştirmeye yönelik farklı ürün tasarımlarımız mevcut. Şu anda GözcüPRO adlı yeni ürünümüzün üretimi de tamamlanmış durumda. Ayrıca altyapısını hazırladığımız, Seafarmer adında akıllı kafes balıkçılığı üzerine bir projemiz de var.”

VR DESTEKLİ MODÜLER ROBOT

Searover modüler bir elektromekanik yapıya sahip. Yani görev ve operasyona bağlı olarak çeşitli kombinasyonlara bürünüp çeşitli yazılımları bünyesine ekleyebiliyor. Bu durum, Gözcü’yü teknolojik bakımdan kullanılan pek çok mevcut sualtı robotuna göre avantajlı kılıyor. Kazım Çağlar Erat, Gözcü’nün teknik özelliklerini şöyle anlatıyor: “Gözcü, modüler yapısıyla birçok farklı ortam ve göreve adapte olabiliyor. Kolay şekilde sensör, sonar, robot kol gibi parçalar eklenebiliyor. Tüm parçalar kolaylıkla değiştirilebilmektedir. Bataryalı oluşu sayesinde her ortamda rahatlıkla kullanım kolaylığı sağlamakla birlikte, uzun mesafe kabloyla elektrik sağlamak gibi bir problemden de sakınmış oluyoruz. Yüksek görüntü kalitesi, VR maske ile görüntü seçeneği de bulunuyor. Şu anda görüntü işleme üzerine çalışıyoruz ve bu sayede önümüzdeki süreçte Gözcü daha akıllı gözlem yapabilecek. Yerli oluşumuzun verdiği avantajla yurtiçinde yaptığımız satışlar sonucu üründe yaşanan problemlerde hızlı müdahalede bulunabiliyoruz. Operasyon hizmeti verebiliyoruz.” 


SANAYİ DALGIÇLARININ ÖLÜMÜNE ENGEL OLUYOR

Eğer bir sualtı robotunun sadece balık çiftliklerinde kullanıldığını sanıyorsanız, yanlıyorsunuz. Searover Kurucu Ortağı Kazım Çağlar Erat, kullanım alanlarının tahminimizden çok daha fazla olduğunu şu sözlerle anlatıyor: “Sualtında gerçekleşmesi gereken birçok görev bulunur. Boru hatları kontrolleri, balık çiftliklerinde ağ kontrolleri, petrol platformları, deniz altındaki inşaatlar, gemi surveyleri, arama-kurtarma çalışmaları, sualtı araştırmaları gibi oldukça geniş bir çalışma alanı bulunur. Bu görevleri genelde sanayi dalgıçları gerçekleştirir. Sualtında çalışmanın da oldukça fazla zorluğu var. Ölüm oranı oldukça yüksek. Verimli çalışma süresi de oldukça kısıtlı. Bu nedenle de sualtı robotlarına ihtiyaç duyulur.”

SUALTI TEKNOLOJİLERİNDE UZMAN

Searover Kurucu Ortağı Çağlar Kazım Erat, girişimciliğe İTÜ Çekirdek’ten mentörlük alarak girişimcilik yolculuklarına başladıklarını, 3 yıl önce kurdukları şirketlerinin kısa dönem hedefinin ihracat yapmak olduğunu söylüyor. Erat, “Şu anda altyapısını tamamladığımız akıllı kafes balıkçılığı projemiz Seafarmer’ın pilot testlerini gerçekleştiriyoruz. Uzun vadede ise sualtı teknolojileri üzerine geliştirdiğimiz tüm bu teknolojiyi yurtdışına pazarlamak ve Amerika’da şirket kurmayı planlıyoruz” diyor.

Searover, evrişimli sinir ağları yöntemi kullanarak sualtında elde edilen görüntüleri işliyor ve görüntülerden en yüksek oranda doğruluk elde etmeye çalışarak en sağlıklı analizlerin yapılmasını sağlıyor.



Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close