İTÜ ARI Teknokent’in Kuluçka Merkezi İTÜ Çekirdek’in her yıl desteklediği girişimlerin en iyilerinin belirlendiği, 2 Aralık’ta düzenlenen Big Bang Start-up Challenge, 458 milyon liralık ödül, nakit ve yatırım açıklayarak bu yıl da toplamda kendi rekorunu kırdı.
36 girişim 7 milyon 780 bin TL’lik nakit ve ödüle kavuşurken; 10 girişim aldıkları toplam 26 milyon 251 bin TL’lik yatırımı ilk defa Big Bang sahnesinde ilan edildi. 2021 yılı içerisinde yatırım alan 41 İTÜ Çekirdek girişiminin aldığı 424 milyon 78 bin 180 TL’lik yatırım ise Big Bang’de topluca anons edildi.
İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş bu yılki etkinlikte bir süredir üzerinde çalışılan “küresele açılma” fikrini de resmen ilan ederek ülkemizdeki girişimcilik ekosistemine müjdeli bir haber verdi: “İTÜ ARI Teknokent olarak hem ülkemizde hem de bölgemizde fark yaratmak çok önem verdiğimiz konulardan biri. Bu amaçla teknokentler arası işbirlikleri; uluslararası işbirlikleri bu yılki odak noktamızı oluşturdu ve bundan sonraki süreçte de oluşturmaya devam edecek. Ayrıca bugün sizlerle de paylaşmak istediğim bir yeniliğimiz bulunuyor. 2022 yılında Türkiye dışından start-up’ları İTÜ Çekirdek’e çekmeye odaklanarak, global bir iletişim sürdüreceğiz. Bu çalışmamız ‘İTÜ Seed’ çatısı altında hayata geçirilecek. Bu proje ile ülkemizin ve bölgemizin yabancı girişimciler için bir hub olması için çalışacağız; yerli yabancı tüm start-upları hem ekosistemimizde büyütmek hem de dünyaya açmak için tüm kaynaklarımızı seferber edeceğiz.”
Bu “girişim” ile yurtdışındaki start-up’ların sadece fiziksel olarak değil, sanal olarak da İTÜ Seed ekosistemine dahil olabileceği bir altyapı kurulacak.
Şimdi Big Bang 2021’de ilk üçe giren girişimleri tanıyalım:
BİRİNCİLİK ÖDÜLÜ: EVODICE (İNTERAKTİF DİJİTAL KUTU OYUN ZARI)
Evodice Kurucu Ortağı Emrah Gazi Candan:
Evodice, bir arkadaşım bir senaryo üzerine kutu oyun mekaniği geliştirirken aklıma geldi. Senaryo oldukça kapsamlı ve ileri bir hayal gücünün ürünü olduğu için klasik oyun zarları ve kartlar ile bir oyun algoritması oluşturmak çok mümkün olmadı. Bu sırada esnek şekilde programlanabilen, üzerinde karmaşık algoritmalar oluşturulabilen, kullanıcıyı da manuel ve tekrarlı işlemlerle çok yormayan bir elektronik zar yapısı ile oyunu bir üst boyuta taşıyabileceğimi farkettim. Sonrasında da aslında bu fikrin hemen her oyuna uyarlanabilecek ve sektördeki -en başta dijitalleşme olmak üzere- birçok ihtiyacı karşılayabileceğini gördüm.
Kutu oyun sektörü ülkemizde çok yaygın olmadığı için en başından beri hedefimiz hep uluslararası pazar oldu. Yaklaşık 6 aydır hem ürünümüzü geliştiriyoruz hem de uluslararası kontaklarımızla global ölçekte oyuncuların ihtiyaçlarını tespit edip Evodice kapsamında fazlandırıyoruz.
Evodice ile yapılabileceklerin hiçbir sınırı yok desek yanlış olmaz aslında. Biz kutu oyun sektöründen giriş yaptık ama eğitim, NFT, IoT, blockzincir, büyük veri ve hatta metaverse’e kadar hemen her alanda kullanılabilir. Basitçe, küp şeklinde bir bilgisayar olarak da düşünebilirsiniz.
Evodice, son kullanıcılar tarafından bir wizard (sihirbaz) ile çok basit şekilde programlanabiliyor. Böylelikle oyuncular hem kendi oyunlarını basitçe inşa edebilirler veya oynadıkları mevcut oyunlara da Evodice’ı entegre ederek kolaylıkla kullanabilirler.
Bunun yanı sıra oyuncuların birbirlerine, geliştirdikleri oyun ve oyun bileşenlerini satabilecekleri bir de pazar yerimiz de olacak.
Özetle Evodice, akıllı telefon kullanmayı bilen herkes tarafından rahatlıkla kullanılabilir.
İKİNCİLİK ÖDÜLÜ: DEEPSPORT (YAPAY ZEKALI FİTNESS KOÇU)
DeepSport Kurucu Ortağı Kamil Canberk Atik:
DeepSport, herkesin her an ulaşabileceği bir yapay zekalı fitness koçu. Spor yapmanın sağlıklı bir birey olmak adına yapılacak en iyi aktivitelerden biri olduğunu düşünerek şekillenmiş ve kendini sadece bu alanla sınırlı tutmayarak, beslenme, farkındalık ve rehabilitasyon alanlarında da içerik sunuyor.
Ortağım Bedirhan Selvi mili sporcu. Pandemi nedeniyle spor salonuna gidemedi. Evinde spor yapmaya başladı. Yaptığı egzersizler neticesinde yorulduktan sonra postürünün bozukluğunu fark etmedi ve sakatlandı. Morali bozuk bir şekilde beni aradı. Ben de, “Sen milli sporcusun, sen bile evde spor yaparken sakatlandıysan, herkes sakatlanabilir. Bunun bir çözümü olmalı” dedim. Herkesin ulaşabileceği her an kullanabileceği onu denetleyen ve devamlılığını sağlayan bir ürün geliştirmemiz gerekiyordu. Araştırmalarımızı yaptık, herkesin her an erişebildiği telefonları bir spor koçuna çevirebilir miyiz diye düşündük. Bunu telefon ön kamerasından aldığımız görüntüleri anlık olarak bir yapay zeka ile işliyoruz. Onlara geri bildirim verip, doğruluklarını hesaplıyor, tekrar sayılarını sayıyor, sorularla beklentilerini, egzersiz aşamasındaki hissiyatını anlıyor ve nihayetinde gelişimini olumlu yönde etkileyen onun için kişiselleştirilmiş en uygun egzersizleri sunuyoruz.
DeepSport sizi görüyor. Siz hareket ederken eklemlerinizi tespit ediyor. Yaş, kilo, boy ayırt etmeksizin hareketlerinizi takip edebiliyor. Sizi gören derin öğrenme modelinin inşası, eğitimi ve telefona optimizasyonu, teknolojinin temelini oluşturmakta beraber, sizi gördükten sonra anlık olarak egzersizlere geri bildirim verme teknolojisi de ekibimizce çok değer gören bölümdür. Ayrıca egzersizlerinizi işlerken herhangi bir server kullanmıyoruz yani kamera görüntülerinizi sizden habersiz bir şekilde başka bir ortama kayıt etmiyor, iletmiyoruz.
ÜÇÜNCÜLÜK ÖDÜLÜ: KOZALAK (YANGINI ÖNLEYEN AKILLI ŞEHİR SİSTEMİ)
Kozalak Kurucu Ortağı: Batuhan Esirger
Kozalak fikrini, 2021 yazı küresel ve ulusal ölçekte yaşanan orman yangınlarının kıvılcımı ateşlemiş oldu. Doğal yangınlar, hızlandırıcı bir madde olmadığında, başlangıç aşaması uzun vakit alıyor. Bu süreçte, organik maddelerin yanmasıyla bol miktarda karbondioksit açığa çıkıyor. Bu nedenle günümüzde kullanılan yangın tespit sistemleri başlangıç aşamasındaki bu göstergeleri fark edemiyor. Mevcut yangın tespit sistemlerinde, yangının belli bir ölçekte büyümesi gerekiyor. Kozalak sistemi bunların aksine, yangını henüz müdahale edilebilir ölçekteyken tespit ederek yetkililere haber veriyor.
Kozalak projesinde öncelikli olarak uzun menzilli iletişim protokolü olan LoRaWAN teknolojisini kullanıyoruz. Ormanlık alanlarda cihazların ölçüm değerlerini altyapıya ihtiyaç duymadan birbirleri üzerinden haberleşerek kilometreler ile ölçülebilecek uzaklıklara veri taşıyabiliyoruz. Çok düşük enerji tüketimleri ve uzun menzilli veri taşıyabilme yetenekleri örgü ağ teknolojisini bizim için vazgeçilmez kıldı. Birbirleriyle haberleşen cihazlar, anominal değerlerin ölçülmesiyle, çeşitli iletişim protokollerini kullanarak telefon, mesaj, bildirim vb. biçimlerde haberleşebiliyor. Bu sayede, oluşabilecek yangın durumlarında 112 acil çağrı merkezi ve yerel yönetimler gibi yetkililere anlık olarak bildirim gönderiliyor.
Peki, sahadan toplanan bu veriler nasıl otonom olarak takip edilmektedir? Makine öğrenimi veya yapay zeka teknolojilerinden faydalanarak çözüm ürettik. Sahadan toplanan bu veriler, şu an hala geliştirme sürecinde olduğumuz bir algoritma sayesinde yangın olmadığı zamanlarda toplanan veriler sayesinde spesifik bir alanın nominal değerlerini öğrenerek, gerçekleşen anominal durumların tespiti ve çok katmanlı bir sorgulama ile oluşabilecek yangın durumlarının da öngörülerinin yapılmasını sağlıyor.
