Genel

Avrupa Birliği sınırlarını yapay zeka ile koruyacak

#europeanunion

Avrupa Birliği (AB) sınırlarına her yıl 700 milyondan fazla insan giriş yapıyor. AB’nin sınır güvenliği bakımından en şikayetçi olduğu konu, sahte AB pasaportuyla ülkeye giriş yapan insanlar. Geçtiğimiz haftalarda Bulgaristan sınırından her biri 4 bin 445 Sterlin karşılığında sahte pasaport alan 30 kişinin AB’ye giriş yapması ve bununla bağlantılı olan Bulgar yetkililerin tutuklanmasının ardından, her hafta ortalama 30 kişinin sahte pasaportla AB’ye girdiği ortaya çıkmış. İngiltere’deki The Times gazetesine göre Bulgaristan’ın 2007’de AB’ye kabul edilmesinden itibaren son 10 yılda tahmini 115 bin kişi sahte pasaportlarla AB’ye girerek üye ülkelerde yaşamaya “hak kazanmış.”
Pasaportların sahte olup olmadığının anlaşılmasının zor olduğunun farkında olan AB’nin sınır koruma yetkilileri, bu ay başında yaptıkları açıklamayla temel olarak bir yalan makinesi gibi işleyen iBorderCtrl isimli yapay zekalı pilot projeyi Macaristan sınırında devreye sokmuş. Altı ay sürecek ve 5 milyon dolara mal olacak bu proje kapsamında Macaristan, Yunanistan ve Letonya’dan gelen ziyaretçilerin pasaport ve vizelerindeki fotoğrafları ile gelirlerini belgeleyen dokümanlar önceden bir sisteme girilecek. Ziyaretçi sınıra geldiğinde yapay zekalı avatarın sorularını cevaplayacak. Bu sırada web kamera ziyaretçinin yüz ifadelerini inceleyecek. Makine öğrenmesi temelinde geliştirilen yüz tanıma teknoloji sayesinde, yüz ifadelerinin hangi anlama geldiği tespit edilecek. Avatar ziyaretçilere, “Çantanızda ne var?”, “Eğer çantanızı açmanızı ve içinde ne olduğunu göstermenizi istersem, bana cevaplarınızın doğru olduğunu teyit eder misin” gibi sınır korumaya yönelik temel sorular yöneltecek. Eğer sistem kişiyi şüpheli bulursa veya cevaplarında birbiriyle uyuşmayan kelime veya cümleler varsa, bu noktada sınır polisi devreye gidecek ve gerekli fiziksel aramalar gerçekleştirilecek. Bu yöntemle kişinin yüzündeki ifadeden kişinin yalan söyleyip söylemediğinin anlaşılması hedefleniyor.

Şu ana kadar yapılan denemeler, sistemin yüzde 76 oranla doğruyu yansıtıyor. iBorderCtrl’ü geliştiren yetkililer, bu oranı yüzde 85’e çıkarmayı hedefliyor. AB’li yetkililer bu projeyi sınır kontrollerini daha etkin kılmak için kullanmayı amaçlıyor ancak yüz tanıma teknolojilerinin farklı coğrafyalardan gelen insanlar üzerinde çok kesin sonuçlar vermemesi bu sistemin en büyük zorluğunu oluşturuyor. Söz gelimi, beyaz ırk üzerinde daha çok test edilen algoritmaların farklı ırk ve renklerde insanların yüzünü tespit etmekte daha az başarılı olmaları mümkün.

 

 

 

Tags
Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close