Genel

Yapay zekalı Arı Maya


Hayatını kaybeden ünlü bilimadamı Albert Einstein‘ın 1949 yılındaki “Arılar yeryüzünden silinip giderse, insanoğlu yalnızca dört yıl yaşayabilir. Arılar olmazsa döllenme olmaz, hiçbir bitki, hiçbir hayvan, hiçbir insan olmaz” sözleri, teknolojik bir buluşa ilham vermiş görünüyor. Amerikan perakende ve satış zinciri Walmart‘nin robot arısı, gıdaların en az üçte birini üreten işçi polen arıların yerine getirdiği polenleme (dölleme) işini yerine getiren arı robotuyla çiçekleri gerçek bir arı gibi döllemeyi amaçlıyor. Aslında bir tür “polen insansız hava aracı” olan bu küçük araçlar, bir çiçekten diğerine polen taşıyabileceği gibi, kamera ve sensörleri sayesinde bir mahsulün yerini tespit edecek ve mahsulün zarar görüp görmediği bilgisini çiftçiye verebilecek. 
ABD’de toplam evlerin yüzde 40’ına girmeyi ba
şaran Walmart’ın satış ve dağıtım alanının dışında bir alanda yatırım yapmasının ve robot arınınpatentini satın almak için başvuruda bulunmasının arkasındaki neden resmen açıklanmadı. Ancak dev perakendecilik zincirin tarım sektörüne de girerek sattığı gıdaların bir kısmının kendi üretmek istediği tahmin ediliyor. 

İLK KEZ 5 YIL ÖNCE 

Öte yandan arı robot fikri aslında yeni değil. Arıların sayısının “koloni çöküş sendromu” nedeniyle gün geçtikçe azalması karşısında çözüm arayan biliminsanları, ilk robot arıyı 2013’te geliştirmiş. O dönem için Harvard Üniversitesi’nde geliştirilen arı robot, sadece havada uçabiliyormuş. Ancak geliştirilmiş versiyonu, yüzeylere yapışıp kalabiliyor, su altında yüzebiliyor veya suda dalışyapabiliyor. Uzaktan kumandayla tıpkı bir insansız savunma aracı gibi kontrol edilebilen arı robotların suni olarak çiçek dölleme işini yerine getireceği gibi, geçtiğimiz 20 yıldaki arı nüfus kaybına ileride bir çare olabileceği umut ediliyor.


Show More

suleguner

Yapay zeka ve robotik konularında uzman, İstanbul merkezli gazeteciyim. Sadece bu iki alanda yazan tek Türk gazeteci-yazarım. Aralarında Türkiye’nin en çok satan ekonomi dergisi ve bir İngilizce gazetenin de bulunduğu Türk medyasına ait yayınlara yazıyorum. Türkiye'nin kamuoyuna açık ilk yapay zeka ve robotik anketini 2018'de gerçekleştirerek, insanların bu iki kavrama nasıl baktığını inceledim. Detaylarını site de bulabileceğiniz "beyaz yakalı ve lisans-yüksek lisans üstü öğrencilerden" oluşan iki grupla yaptığımız anket sonuçlarında öne çıkan iki veriyi aktarmam gerekirse, yapay zeka öğrencileri çalışanlardan daha çok korkuyor. Beyaz yakalılar ise robotlardan gençlere göre daha az korkuyor. Türkiye genelinde yapılan ankete göre yapay zekanın hayatımıza giderek daha çok dahil olması veya robotların iş ve özel hayatımızda yer almaya başlaması genel anlamda bizi endişelendirmiyor. Ankete katılımcıların "İnsan zekası mı, yapay zeka mı?" sorusuna cevabıysa, "insan zekası" şeklinde olmuş. Kamuoyu araştırmalarıma her yıl devam ederek Türk halkının teknolojiyle olan ilişkisinin nabzını ölçmeyi amaçlıyorum. Teknolojiden korkulmaması gerektiğini, insanın yararına ve doğru bir şekilde kullanıldığında hayata önemli katkılarda bulunduğuna inanıyorum. Ayrıca teknolojiyle birlikte değişen hayatı iyi anlamamız gerektiğini, hayatımızdaki değişiklikleri iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bir gazeteci-yazar olarak teknolojinin insan hayatı için çizdiği vizyonu anlatmaya, konuşmalarımda insanları yakında nasıl bir dünyanın beklediğine ilişkin bir resim çizmeye çalışıyorum. Gazetecilik kariyerimde yönümü teknolojiye çevirmeden önce bazı Türk basın yayın kuruluşlarının yanısıra, ANSA İtalyan Haber Ajansı'nın Türkiye muhabirliği görevlerinde bulundum. Kariyerim boyunca pek çok ülkeyi gezerek sosyal ve teknoloji içerikli yazılar yazdım. Bu ülkeler içinde aklıma en çok yer eden Ekvador, Küba, Sudan ve Güney Kore oldu. İngilizcenin dışında İtalyancayı profesyonel iş yaşamımda kullanabiliyorum. Fitness ile ilgileniyorum ve bir sağlıklı yaşam bloğum var. Aynı zamanda amatör bir DJ’im.

Benzer İçerikler

Close
Close