Genel
AB için tarihi bir dönem: Dünyanın ilk Yapay Zeka Yasası
Avrupa Birliği Yapay Zeka Yasası 13 Mart’ta Avrupa Parlamentosu’ndan geçti. Şimdi bakalım, bu yasayla AB rakiplerinin gerisinde mi kalacak? Diğer yandan AB vatandaşlarının endişelerini ortadan kaldırabilecek mi?
AB’nin halkı temsil eden fren mekanizması Avrupa Parlamentosu, 618 oyun 523’ü ile yasayı geçirdi. Kasım ayında yasanın yasakları devreye girecek. Bir yıl sonra uygulamaya konulacak. İnsan merkezli yasada, 4 kademeli yapay zeka risklerinden en yükseğine sahip uygulamalarla ilgili çalışma yapılması için 3 yıl zaman tanınacak.
Her bir ülkeden bir yapay zeka ajansı kurmaları (ilk olarak geçen yıl İspanya kurmuştu) istenecek. Bu ajansların kurulması ve gerekli çalışmaları yapması için zaman verilecekve en yüksek risk seviyeli uygulamaları kendi ülkelerinde belirlemeleri istenecek.
Bu ajansların AB Komisyonu Yapay Zeka Ajansı’nda temsil edilmesi isteniyor. Temsilcilerin ismi 1 yıl sonra Komisyon’a bildirilecek.
Ajansların toplam 3 yılda dönüşümlerini yapmaları için hazır olmaları gerekiyor.
AB’nin karar vermekte zorlandığı iki temel zorluk vardı: vatandaşlarını olası risklerden korumak ve “aynı zamanda” küresel rekabetten geri kalınmamasını sağlamak.
Kırmızı riskler: insanın dijital izini süren, özel hayatını ihlal eden, belirli bir zümrenin yararına kullanan uygulamalar, güvenlik güçlerinin izinsiz kullandığı, bazı biyometri verileri ve son olarak şirketlerin özel-tüzel verileri izinsiz kullanması.
Üç kademeli risklerde ise özellikle orta-küçük ölçeklerle start-upların rekabetten etkilenmemesi sağlanacak. Böylece yapay zekada tekelleşmenin önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Diğer yandan AB vatandaşlarının ileride itirazı olacak bir konu var: genel amaçlı yapay zeka modellerindeki riskler ortadan kalmış değil. Dünyanın her yerinde olduğu gibi. (Bunun olması zaten imkansızdı açıkçası). Ve yasa dev teknoloji şirketlerine “Anlat bakalım modelinin teknik detaylarını” demiyor. (Yoksa yapay zeka ekosistemi oluşmaz zaten:) Ancak diyor ki, “Bize riskli taraflarını anlat, bildir.” Şirketleri bu şekilde sorumlu kılıyor.
Yani AB vatandaşlarının beklediği tam şeffaflık ve etik kuralları uygulanamayacak.
Aynı zamanda yasanın uygulanıp uygulanmadığını denetleyen bir direktif kanunu da çıkarılacak. Şu şu şunlar yasak, şunlar serbest, şu şöyle yapılır… Tüm bunları detaylı anlatan, yönlendiren bir kanun olacak bu.
Zorluk şurada: 2030’da yapay zeka pazarının 1,5 trilyona ulaşması bekleniyor. Ve burada ciddi yatırımlardan bahsetmemiz gerekiyor.
Ve şimdiye kadar Avrupa’da yapay zekaya çoğunlukla özel şirketler yatırım yaptı. ABD’den 14 kat, Çin’den 5 kat daha fazla yatırım… İşte hassas nokta burada.
Ülkelerin yapay zekaya özel ve kamuda daha çok yatırım yapmasa gerekecek. Burada her ülkenin aynı kapasitede yatırım yapamayacağını söylemeye gerek yok. Bu durumun farklı sonuçları olacak elbette. Şu andaki tablo şu: birliğin yeni ekonomideki en zenginleri, eğer çok büyük bir sürpriz olmazsa, bugününküyle aynı ülkeleri olacak.